21 Nisan 2012 Cumartesi

Rüzgarlar Şehri - Bakü

   Çok değerli okuyucalarım, bugün size Politikacı Pinky'nizin doğduğu şehirden bahsedeceğim. Konumuz Azerbaycan'ın başkenti ve rüzgarlar şehri olarak da anılan BAKÜ!!! Bakü, Azerbaycan'ın başkenti olmakla beraber aynı zamanda içinde bulunduğu Avrasya bölgesinin gözbebeği niteliğindeki şehirlerde "İlk 3"te diyebiliriz. Petrol, doğalgaz gibi zenginliklerinin yanı sıra tarihi, mimari yapılarıyla da göz dolduran Bakü, bir gidenin bir daha gitmek istediği şehirlerdendir. Özellikle her birinin asırlık yaşı olan tarihi binalar ve yapılar Bakü'nün modern görünümünün ayrı güzelliğini yansıtır. Yazımın başlığının "Rüzgarlar şehri" olmasının sebebi ise Bakü'nün o insanı havalara kaldıran güçlü rüzgarının olmasıdır. Hatta kimi rivayetlere göre Bakü'ye ismi ( Azerbaycan dilinde  - Bakı olarak geçer), dönem dönem işgal eden halklar tarafından rüzgarlı olması sebebiyle verilmiştir. Bu sene Mayıs ayında dünyanın en büyük müzik yarışması olan Eurovision'a da ev sahipliği yapacak olan Bakü'ye kısa bir yolculuğa çıkarıyorum sizi, kemerlerinizi bağlayın ve arkanıza yaslanın :)


   Tabii ki yolculuğumuza Bakü'nün en yüksek tepesinden gece görüntüsüyle başlamasam beni topa tutarlar :) Bakü, Hazar Denizi kıyısında yer almaktadır ve upuzun sahile sahip olmanın avantajını "Bulvar" dediğimiz sahil şeridini güzelleştirerek çok iyi şekilde kullanmaktadır. Ayrıca Bakü'de önemli olan bir diğer nokta aydınlatmalara verilen önemdir. Böylelikle özellikle karanlık düştüğünde Bakü gündüz halinden daha çekici olmayı başarıyor. :)



   Yolculuğumuza Azerbaycan'ın en tarihi ve muhteşem camiisiyle devam ediyoruz. Bakü, aynı zamanda Kafkaz Müslümanları'nın da başkenti olması sebebiyle İslami değerlere fazlasıyla önem verilir ve bu verdiği önemle de büyük alkış toplamaktadır. Bibi Heybet Camii'si ise Azerbaycan'ın en önemli camiisidir. Adını taşıdığı insan, Hz. Muhammed'in soyundan gelmiş ve yaşamını Azerbaycan'da sürdürmüş olması sebebiyle Müslüman alemi için ayrı bir önem taşımaktadır. ( Azerbaycan'ın Ulu Önder'i Haydar Aliyev de son yolculuğuna bu camiide uğurlanmıştır. )


   Sıra eski adıyla "Dom Sovet" yani "Hükümet Evi" olan yapıya geldi. Burası Sovyetler döneminde hükümet evi olarak kullanılması sebebiyle "Dom Sovet" adını almıştır. Benim de en beğendiğim yapılardan olan ve sahilde yer alan Dom Sovet, gece yapılan aydınlatmayla başdöndürücü güzelliğe bürünmektedir. 


   Işıklandırmalarıyla dikkat çeken bir diğer tarihi bina da, Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi'nin  (Yani SOCAR'ın) merkez binasıdır. 


   Filarmoniya Bağı diye adlandırılan yerde bulunan bu hoş renklerin hakim olduğu yapı ise, Azerbaycan Devlet Filarmoni'sine aittir. 

   
   Filarmoniya Bağı'nın başka açıdan görüntüsü...


   Bakü'nün simgesi niteliğini taşıyan bu kale ise "Kız Kalesi" diye anılır. Hikayesi aslında biraz İstanbul'daki Kız Kulesi'ni andıran Kız Kalesi, aşkı uğruna denizin ortasına kale yapan bir adamın sevdiğine kavuşamaması sonucu kendini kalenin tepesinden atmasıyla son bulmaktadır. Deniz çekilince bu Kale şehrin kalabalık yollarında yaşamını sürdürmeye başlamıştır.


   Gelelim Azerbaycan müziğinin dahi bestecisi Üzeyir Bey Hacıbeyov adına Bakü Müzik Akademisi'nin hoş binasına. Bakü'de en sevdiğim yapılardan olan bu bina, müzik ve müzikal bölümlerle ilgili eğitim veren bir kurumdur aynı zamanda. (Resim benim tarafımca çekilmiştir ayrıca belirtmek isterim. :) )




   Bakü'nün özellikle yazda gezilmesi gereken bir şehir olduğunu her zaman söylemişimdir. (Kışta bayağı bir soğuk oluyor da :( ) İşte size gezilip görülmesi gereken iki yer daha, üstteki resim yine benim çekmiş olduğum Tarqovı diye adlandırılan, İstanbul'un Etiler ve Nişantaşı semtlerinin birleştirilmesi gibi görünen alışveriş ve günlük gezinti yeridir. 

   Bakü'yü çok özlemem sebebiyle bu yazımı O'na ayırdım. Umarım beğenmişsinizdir, bir dahaki yazımda görüşmek üzere :)

2 yorum: